Generic selectors
Exact matches only
Search in title
Search in content
Post Type Selectors
Beyin ve Sinir Cerrahisi
Son Güncelleme Tarihi : Ekim 3, 2023

Beyin ve Sinir Cerrahisi

Nöroşirürji olarak da adlandırılan beyin ve sinir cerrahisi insan sağlığını ciddi oranda etkileyen birçok hastalığın tedavisi için çalışan bir bilim dalıdır. Bu hastalıklar içerisinde beyin ve omurilik bölgesinde oluşan tümörler, beyin kanamaları ve  beyin damarlardaki tıkanıklıklar, kafa ve omurilikte meydana gelen travmalar gibi rahatsızlıkların yanı sıra bel ve boyunda oluşan fıtık problemi de yer almaktadır. Nöroşirürji fonksiyonel hastalıkların tedavisinde de oldukça önemli bir alandır. Yeni doğanlarda görülen sinir sistemi problemleri, ilaçlı tedavinin yeterli gelmediği epilepsi ve genellikle ileri yaştaki hastalarda görülen Parkinson hastalığının tedavisi de beyin ve sinir cerrahisinin ilgi alanına girmektedir. Yani beyin ve sinir cerrahisi bebeklik döneminden yetişkinliğe kadar kendi alanına giren her yaş grubundan insanın tedavisini alanında uzman hekimler ve ileri teknoloji cihazlarla gerçekleştirmektedir.

Beyin Damar Hastalıkları

Beyin damar hastalıkları en sık karşılaşılan ve mümkün olan en kısa zamanda müdahale gerektiren beyin ve sinir cerrahisi hastalıklarıdır. Bu hastalıklar hayati risk taşıması sebebiyle fark edilen ilk belirtide uzman bir hekime başvurulması gerekmektedir. Hayati riskin yanı sıra hastalığın kişinin görme, konuşma ve hareket etme gibi fonksiyonlarını kaybetmesine neden olabilecek etkileri olabilmektedir. Beyin damar hastalıkları şu şekilde sıralanmaktadır:

  • Damar tıkanmasına bağlı oluşan inme ve felç
  • Beyin kanamaları
  • Beyin ve omurilik tümörleri
  • Bel ve boyunda oluşan fıtıklar
  • Krotis stenozu ( şah damarı tıkanıklığı ya da daralması)
  • Arteriovenöz malformasyon ( beyin damarlarında baloncuk oluşması sonucunda gelişen kanama)
  • Parkinson

Beyin Kanamaları

Beyindeki atardamar duvarının zedelenmesi veya yırtılması sonucunda beyin kanamaları oluşmaktadır. Bu yırtılma veya zedelenme ile birlikte kan beyin dokusuna doğru sızarak dokularda tahribata neden olmaktadır. Beyin kanamaları darbe, travma, yaralanma gibi çeşitli dış etkenlere bağlı olarak oluşabildiği gibi kendiliğinden de ortaya çıkabilmektedir. Beyin kanamasına kişide bulunan yüksek tansiyon, böbrek yetmezliği, beyin tümörleri veya kan bozuklukları gibi farklı hastalıklar da sebep olabilmektedir. Alkol ve uyuşturucu kullanımı da beyin kanamasına sebep olabilecek etkenler arasında yer almaktadır. Beyin kanamasının belirtileri ve etki etme süreci hastaya ve kanamaya göre değişiklik göstermektedir. Ancak genellikle kendini şiddetli baş ağrısı, mide bulantısı, kusma, denge kaybı, görme ve konuşma yetisinde bozukluk, bilinç kaybı gibi belirtilerle göstermektedir. Beyin kanmaları acil müdahale gerektiren bir hastalık olması sebebiyle hastanın kısa zamanda doktora başvurması gerekmektedir.

Beyin Tümörleri

Tümör vücudun herhangi bir yerinde oluşabilen kitlelerdir. Tümörler iyi huylu ve kötü huylu olarak iki şekilde adlandırılmaktadır. İyi huylu tümörler yayılma eğilimi göstermeyen hastada hayati tehlikeye sebep olmayan kitlelerdir. Kötü huylu tümör ise yayılma, farklı organlara sıçrama özelliğine sahip ve ilerledikçe hayati fonksiyonlara zarar veren kitleler olarak tanımlanmaktadır. Beyin tümörleri bulunduğu alanda büyüme ve yayılma özelliğine sahip olması ile birlikte hastada hayati tehlikeye sebep olmaktadır. Beyinde oluşmaya başlayan kitleler genellikle diğer hayati organlarda metastaz oluşmasına sebep olmazlar fakat bazı durumlarda beyin omurilik sıvısı ve kan dolaşımı yoluyla yayılım gösterdiği görülmektedir. Beyin tümörleri zaman zaman hastanın vücudunda farklı bir yerde bulunan tümörlerin sıçrama yapması sonucunda da oluşabilmektedir. Kolon, pankreas, böbrek ve akciğer kanserleri kan yoluyla yayılarak beyin tümörünün oluşumuna sebep olmaktadır. Beyin tümörleri bulantı, kusma, halsizlik, unutkanlık, görme bozuklukları, bayılma gibi belirtiler göstermektedir. Hastalığın tedavisi kişiye, tümörün bulunduğu yere, boyut ve tipine göre değişiklik göstermektedir.

Omurga Rahatsızlıkları

Omurga rahatsızlıkları büyük oranda ileri yaşlarda görülen hastalıklardır. Yaş faktörü dışında doğuştan gelen bozukluklar ve omurgada hasara neden olabilecek kaza, darbe gibi travmalar da bu tür hastalıklara yol açmaktadır. Omurga rahatsızlıkları yaşam kalitesinin düzeyini oldukça düşüren etkilere sebep olabilmektedir. Hasta kronik ağrılar, his kaybı, uyuşma hissi gibi sorunlara maruz kalabilmekte ve ileri düzeyde hareket kabiliyetini kaybetmeye varan sonuçlarla karşılaşabilmektedir. Bu nedenle omurgasında herhangi bir şikayeti olan hastanın olası hastalık ilerlemesini durdurmak için bekletmeden doktoruna başvurması gerekmektedir. Omurga rahatsızlıkları şu şekilde sıralanmaktadır:

  • Eklem ve kas ağrıları
  • Omurilik tümörleri
  • Bel ve boyun fıtığı
  • Skalyoz ( omurganın yana doğru eğrilmesi)
  • Kifoz ( omurganın öne doğru eğrilmesi/ kamburluk)
  • Lezyonlar
  • Omurgada meydana gelen enfeksiyonlar

İnme

Beyne giden kan akışının durması ile birlikte kişide inme meydana gelmektedir. Kan akışının durması sonucunda beyinde hücre ölümü başlamaktadır. İnme hastada şiddetli ve ani baş ağrısı, kol ve bacaklarda güçsüzlükle birlikte his kaybı, konuşma ve anlama zorluğu gibi belirtilerle görülmektedir. Bu belirtiler uzun zaman diliminde değil aniden görünmektedir. İnme ileri düzeyde hayati tehlikeye de sebep olmaktadır. Bu hastalık beyne giden bir kan pıhtısı sebebiyle olabileceği gibi farklı hastalıkların bir sonucu olarak da ortaya çıkabilmektedir. Yüksek tansiyon, obezite diyabet ve yüksek kolesterol inmeye sebep olabilecek hastalıklardandır. Ayrıca sigara ve alkol gibi zararlı alışkanlıklar da inme görülmesine neden olmaktadır. İnme tedavisi ilaçla veya cerrahi olarak tedavi edilebilmektedir. Tedavi yöntemi hastanın durumuna bağlı olarak değişiklik göstermektedir.

Çeşitli Travmalar

Travma dış etkenler sonucu kişide oluşan hasarlar olarak tanımlanabilmektedir. Beyin ve omurgada kaza, yaralanma, darbe alma sonucu oluşan hasarlar ciddi sonuçlar doğurabilecek potansiyele sahip olabilmektedir. Omurilik travmaları genellikle spor faaliyetleri esnasında görülmektedir. Bu tür travmalar hastada hareket ve duyu kaybına neden olabilmektedir. Kafa ve omurilik travmaları anında müdahale edilmesi gereken rahatsızlıklardır. Tedavide kullanılacak olan cerrahi yöntem hastaya göre değişiklik göstermekte ve radyolojik testler sonucunda hekimler tarafından karar verilmektedir.

Çocukluk Çağı Beyin ve Sinir Hastalıkları

Beyin ve sinir cerrahisinin kapsam alanına giren bir diğer alan çocuklarda görülen beyin ve sinir hastalıklarıdır. Bu alan pediatrik nöroşirürji olarak da adlandırılmaktadır. Çocukluk çağı anne karnından 18 yaşına kadar olan süreyi kapsamaktadır. 0-18 yaş dilimi içerisinde oluşan beyin ve sinir hastalıkları ile pediatrik nöroşirürji ilgilenmektedir. Çocukluk dönemi beyin ve sinir hastalıkları ise şu şekilde sıralanmaktadır:

  • Kafatası şeklinde görülen bozukluklar
  • Doğumsal sinir sistemi bozuklukları
  • Beyinde su toplaması,
  • Omurgada görülen şekil bozuklukları
  • Omurilik ve beyinde oluşan tümörler
  • Beyin omurilik sıvısındaki artış
  • Doğumda meydana gelen beyin kanamaları
  • Epilepsi ve hareket bozuklukları
  • Omurilik kapanma kusurları
  • Omurilik ve damarsal hastalıklar
  • Kafa ve omurilik yaralanmaları

Fonksiyonel Hastalıkların Tedavisi

Beyin ve sinir cerrahisinde tedavi yöntemleri oldukça çeşitlilik göstermektedir. Hastalığa, hastalığın seyrine ve kişiye göre tedavi yöntemi uzman doktorlar tarafından belirlenmektedir. Beyin ve sinir cerrahisi hastalarının tedavisinde teknolojiden oldukça önemli oranda faydalanmaktadır. Özellikle fonksiyonel hastalıkların tedavisinde hekimlerin başvurduğu bazı yöntemler bulunmaktadır. Parkinson gibi hastada istemsiz hareket etmeye neden olan bozuklukların tedavi edilmesinde beyin pili uygulaması yapılmaktadır. Beyin pili uygulaması istemsiz hareketin en önemli tedavi yöntemidir. Tik rahatsızlığı, ilaçla tedavi edilemeyen epilepsi, obsesif kompulsif bozukluk (takıntı), psikiyatrik hastalıklar gibi birçok problem beyin pili sayesinde ortadan kaldırılmaktadır.

Beyin ve sinir cerrahisi görüldüğü üzere oldukça geniş bir alanı kapsamakta ve hastalarına hizmet vermektedir. Bu alandaki cerrahi işlemler sonrasında iyileşme süreci hastalığa yapılan işleme göre değişiklik göstermektedir. En önemli unsur belirti hissedildiğinde olabilecek en kısa zamanda doktora başvurmaktır. Beyin ve sinir hastalıklarının tedavisinde zaman çok önemli bir faktördür. Hastalık ani gelişebilmekte ve ciddi hasarlara sebep olabilmektedir. Vaktinde gerekli tedaviye başlamak can kaybının önüne geçilmesini sağlamaktadır.

Doç. Dr. Yahya Cem ERBAŞ

Doç. Dr. Yahya Cem ERBAŞ

Beyin ve Sinir Cerrahisi

Op. Dr. Ekrem Yalçın

Op. Dr. Ekrem Yalçın

Beyin ve Sinir Cerrahisi