Generic selectors
Exact matches only
Search in title
Search in content
Post Type Selectors
Blog Image

Hidrosefali nedir?

Hidrosefali, “hidro” yani su ve “sefali” yani baş kelimelerinin birleşiminden oluşan bir terimdir. Genellikle beyinde sıvı birikmesi olarak tanımlanır. Bu sıvı, beyin-omurilik sıvısı olarak adlandırılır. Beyin omurilik sıvısı sürekli olarak üretilir ve emilir, beyin ve omuriliği çevreler ve sürekli dolaşım içindedir. Bu sıvının üç temel görevi vardır: Beyin ve omuriliği darbelere karşı korumak, beyin beslemek ve atıkları taşımak için yardımcı olmak, beyin ve omurilik arasında dolaşarak beyindeki basınç değişikliklerini düzenlemek.

Hidrosefali nedir?
Hidrosefali nedenleri nelerdir?
Hidrosefali belirtileri nelerdir?
Hidrosefali teşhisi nasıl yapılır?
Hidrosefali tedavisi nasıldır?
Hidrosefali hakkında sık sorulan sorular 

Hidrosefali nedir?

Hidrosefali; beyin omurilik sıvısı üretimi ile emilimi arasındaki bir bozukluk sonucu meydana gelir. Beyin omurilik sıvısının dolaşımında tıkanıklık, emilim sorunu veya nadiren fazla üretim nedeniyle ortaya çıkabilir. Hidrosefalinin oluşma süreci altta yatan nedene, ne kadar sürede geliştiğine ve kompanse edici mekanizmalara bağlı olarak değişir.

Bebeklik döneminde, kafatası dikişleri henüz kapanmadan gelişen hidrosefali, baş çevresinde belirgin bir artışa neden olabilir. Kafatasının genişlemesi, kafa içi basıncını bir miktar azaltabilir. Kafa içi basınç, genişlemiş beyin su yollarında daha iyi dağılır ve bu nedenle beyin dokusu daha az basınca maruz kalır. Ancak, hidrosefali ani bir şekilde veya kafatası dikişleri kapanmışsa, kafatası genişleyemez ve bu durum kafa içi basınçta önemli bir artış ve beyin dokusunda ani bir zarar görmeye yol açar.

Hidrosefali nedenleri nelerdir?

Hidrosefali, beyin omurilik sıvısının yapımı ile emilimi arasındaki bir bozukluk sonucu ortaya çıkar. Beyin omurilik sıvısının dolaşımındaki tıkanıklık, emilim sorunu veya nadiren aşırı üretim nedeniyle gelişebilir. Hidrosefali doğuştan olabilir veya ilerleyen yaşlarda başka nedenlerle meydana gelebilir. Doğuştan hidrosefali genetik olabilir veya hamilelik sırasında gelişebilir. Hidrosefaliye neden olan faktörler şunlar olabilir:

Doğumsal Hidrosefali: Bu hasta grubu en yaygın olanıdır. Hidrosefalinin yanı sıra omurgada gelişen diğer doğumsal anomalilerle birlikte de görülebilir.
Beyinde sıvının dolaştığı bölmelerde daralma veya tıkanıklık (enfeksiyon, tümör veya damarda kanama sonucu oluşabilir).
Spina bifida ile birlikte gelişen hidrosefali: Omurga ve omuriliğin anormal gelişimi ile ilişkilidir.
Beyinde doğumsal kistler: Beyindeki sıvı akışını engelleyebilir.
Beyin bazı bölgelerinin gerektiği gibi gelişmediği durumlar.
Beyin ve omuriliğin birleştiği ense bölgesinde doğuştan bir bozukluk.
Erken doğum.
Doğum yaralanmaları.
Doğum sırasında kafa travmaları.
Beyin enfeksiyonları veya anne karnındaki enfeksiyonlar.
Beyin tümörleri.
Beyin içi kanamalar: Genellikle spontan kanamalar sonrası beyin bölmelerinin genişlemesine neden olur.

Hidrosefali belirtileri nelerdir? 

Hidrosefali bebeklerde görülen belirtiler şunlar olabilir:

Başın normalden büyük olması
Bıngıldaklarda şişkinlik veya gerginlik
Kusma
Uyuklama
Zayıf beslenme
Epileptik nöbetler
Gözlerin aşağıda sabitlenmesi (buna “batan güneş manzarası” denir)
Kas tonusu ve kuvvetinde azalma
Dokunmaya zayıf tepki
Büyümede yavaşlama

Daha büyük bebek ve çocuklarda hidrosefali belirtileri şunlar olabilir:

Baş ağrısı
Bulanık veya çift görme
Aşağıya doğru sabitlenmiş gözler (batan güneş manzarası)
Kafanın anormal genişlemesi
Uyku hali veya uyuşukluk
Mide bulantısı veya kusma
Dengesizlik
Zayıf koordinasyon
İştahsızlık
Epileptik nöbetler
İdrarını tutamamak
Sinirlilik
Kişilik değişiklikleri
Okul performansında düşüş
Yürüme veya konuşma gibi önceden edinilmiş becerilerle ilgili sorunlar

Hidrosefali belirtileri yetişkinlerde şunlar olabilir:

Baş ağrısı
Uyku hali
Koordinasyon ve denge kaybı
Mesane kontrolünün kaybı
Sık idrara çıkma dürtüsü
Görme bozukluğu
İş performansını etkileyebilecek hafıza, konsantrasyon problemleri ve düşünme becerilerinde azalma

Hidrosefali yaşlılarda belirtiler şunlar olabilir:

Mesane kontrolünün kaybı veya sık idrara çıkma dürtüsü
Hafıza kaybı
Düşünme veya muhakeme becerilerinin ilerleyici kaybı
Yürüme güçlüğü, zayıf koordinasyon ve denge

Ayrıca, hidrosefali laboratuvar belirtileri de olabilir. Normal basınçlı hidrosefalide, lomber ponksiyon denilen bel omurgalarından alınan beyin omurilik sıvısının basınç ölçümleri normal olarak bulunur. Hastaların beyin omurilik sıvısının biyokimyasal incelemesi genellikle normaldir, ancak bazı biyokimyasal belirteçlerde yükseklik tespit edilebilir (örneğin, glial fibriler asidik protein, sinaptik membran glikoprotein D2, homovanilik asit, 5HİAA ve laktik asit).

Hidrosefali teşhisi nasıl yapılır?

Hidrosefali tanısı için kullanılan çeşitli görüntüleme ve inceleme yöntemleri bulunmaktadır. Bu yöntemler şunlar olabilir:

Beyin Tomografisi: Çoğu vakada beyin tomografisi, beyin dokusundaki boyutsal küçülmeyi ve beyin su yollarındaki genişlemeyi gösterebilir.

Beyin MR (Manyetik Rezonans): Normal basınçlı hidrosefali hastalarında beyin su yollarının genişlemesi, beyin omurilik sıvısının akışının tespiti ve beyin dokusundaki değişikliklerin tespiti ile tanı konulabilir.

Ultrasonografi: Özellikle bıngıldakları kapanmamış bebeklerde hidrosefali tanısı koymak için transkranial doppler ultrasonografi cihazı kullanılabilir.

Beyin Omurilik Sıvısının İncelenmesi ve Basıncın Ölçümü: Lomber ponksiyon adı verilen bel omurgası bölgesinden beyin omurilik sıvısı alımı sonrası basınç ölçümleri yapılır. Normal basınçlı hidrosefali hastalarında bu ölçümler normal oranlarda bulunur. Ayrıca, bu hastaların beyin omurilik sıvısı biyokimyasal incelemesi genellikle normaldir. Ancak bazı biyokimyasal belirteçlerde yükseklik saptanabilir (örneğin, glial fibriler asidik protein, sinaptik membran glikoprotein D2, homovanilik asit, 5HİAA ve laktik asit).

Hidrosefali tedavisi nasıldır?

Hidrosefali’nin tedavisi çeşitli yöntemlerle yapılabilir:

Tıbbi Tedavi: Normal basınçlı hidrosefali durumunda, beyin omurilik sıvısını azaltan bazı ilaçlar, klinik bulgularda iyileşmeye neden olabilir.

Cerrahi Tedavi – Şant Tedavisi: Beyin boşluklarındaki fazla beyin omurilik sıvısının vücudun diğer boşluklarına cilt altından ince bir tüp aracılığıyla iletilmesi işlemi olan şant tedavisi uygulanabilir.

Endoskopik Üçüncü Ventrikülostomi: Bu yöntem, beyin omurilik sıvısının dolaşım yollarındaki tıkanıklığın açılması (aqueduktoplasti) veya yeni bir yol açılması (ventrikülostomi) için şant kullanmadan uygulanabilen bir yöntemdir.

Hidrosefali hakkında sık sorulan sorular 

Hidrosefali Çeşitleri Nelerdir?

Hidrosefali, çocukluk çağı ve erişkin tipi olarak iki temel kategoride bulunur.

Çocukluk Çağı Hidrosefalileri: Çocukluk döneminde hidrosefali daha sık görülür. Yenidoğan döneminde geçirilen beyin kanamaları, enfeksiyonlar veya beyin tümörleri gibi nedenlerle su kanallarındaki tıkanıklık veya geri emilimde azalma sonucunda gelişebilir.

Erişkin Tip Hidrosefaliler: Erişkin tip hidrosefali daha nadir görülen bir durumdur. Çocukluk çağı hidrosefali gibi tümörler, enfeksiyonlar veya kanamalarla ilişkilendirilebilir. Normal basınçlı hidrosefali bu kategoride en sık görülen türdür.

Normal Basınçlı Hidrosefali: Beyin boşluklarında aşırı beyin omurilik sıvısı birikimi sonucunda beyinde baskı oluşur. Bu tür hidrosefali, hastada küçük adımla yürüme, hafıza değişiklikleri, idrar kaçırma gibi belirtilere neden olabilir. Benzer semptomlara yol açan diğer hastalıklardan (örneğin Alzheimer veya demans gibi) ayırt edilmesi için beyin görüntülemeleri ve diğer tetkikler yapılmalıdır. Tanı konulduğunda, hastanın belinden sıvı alınarak iç basınç ölçülür ve hastanın bu işlemden sonra nasıl hissettiği değerlendirilir. Eğer hastada iyileşme görülürse, cerrahi tedavi önerilebilir.

Normal Basınçlı Hidrosefali’de kullanılan cerrahi yöntemlerden biri şant takılmasıdır. Bu yöntem, genişlemiş beyin boşluklarına ince bir hortumun cilt altından karın boşluğuna yerleştirilmesini içerir. Bu hortum aracılığıyla fazla beyin omurilik sıvısı karın boşluğuna boşaltılır. Ancak bu işlem sırasında şantın tıkanması veya enfeksiyon kapma gibi riskler bulunmaktadır. Bu gibi durumlarda, şant çıkarılarak mevcut durum düzelene kadar fazla beyin omurilik sıvısı dışarı atılmalıdır. Şant takılması ve ilgili sorunların çözümü, özel kliniklerde ve uzman ekipler tarafından gerçekleştirilen bir işbirliği gerektiren bir konudur.

Diğer bir cerrahi yöntem olan endoskopik yöntem, beyine açılan bir delikten endoskop yardımıyla genişlemiş beyin boşluklarına alternatif bir yol açmayı amaçlar. Bu yöntem özellikle doğuştan su yolunda tıkanıklık olan durumlarda etkili olabilir.

Hidrosefali Ne Zaman Tedavi Edilmelidir?

Hidrosefali tanısı genellikle anne karnında konulsa da, tedavi bebek doğduktan sonra başlar. Hidrosefaliyi tedavi etmek için ilaçlar kullanılamaz ve genellikle cerrahi müdahaleler gereklidir. Hidrosefali tedavi yöntemi, tıkanıklığın nedenine (örneğin kanama, tümör, kist gibi), hastalığın şiddetine, çocuğun yaşına ve genel sağlık durumuna bağlı olarak belirlenir.

Özellikle tümör veya kist gibi nedenlere bağlı tıkanıklıkların mevcut olduğu durumlarda, cerrahi müdahale ile bu nedenlerin çıkarılması gerekebilir. Aynı zamanda beyin boşluklarındaki tıkanıklığı açmayı amaçlayan şant veya endoskopik üçüncü ventrikülostomi gibi ameliyat yöntemleri de kullanılabilir. Hangi tedavi yönteminin tercih edileceği, hastanın durumuna ve tıkanıklığın nedenine bağlı olarak doktor tarafından belirlenir.

Hidrosefali tanısı anne karnındayken konulan bebeklerde, mümkünse bebek erken doğurtulur ve en kısa sürede ameliyat yapılır. Tıkanıklığın açılmadığı durumlarda, beyinde biriken fazla sıvının bir tüp (şant) yöntemiyle boşaltılması tercih edilir. Tedavinin temel amacı, beyinde biriken sıvıyı boşaltmaktır.

Hamilelikte Hidrosefali Neden Olur?

Hamilelik sırasında geçirilen CMV (sitomegalovirüs), kızamıkçık, kabakulak, frengi ve toksoplazmozis gibi enfeksiyonlar hidrosefaliye yol açabilir.

Yaşlılarda Hidrosefali Neden Olur ?

Genellikle “Normal Basınçlı Hidrosefali” olarak adlandırılan hastalık, ileri yaşlarda beyin omurilik sıvısının emiliminde bozulma ile beyin içindeki boşlukların büyüdüğü ve beyin dokusunun küçüldüğü bir sendromdan kaynaklanır. Bu sendrom, beyin omurilik sıvısı basıncının normal olduğu bir durumdur. Genellikle 60 yaş ve üstü bireylerde normal basınçlı hidrosefali ile ilişkilendirilen aşağıdaki belirtiler yaygındır:

İdrar kaçırma veya sık idrara çıkma dürtüsü
Hafıza kaybı
Düşünme veya muhakeme becerilerinde ilerleyici kayıp
Yürüme güçlüğü

Hidrosefalide Batan Güneş Manzarası Ne Demek ?

Kafa içi sinirlerin baskı altında kalması, göz kaslarının güçsüzleşmesine yol açarak çift görüşe neden olabilir. Bu baskının artmasıyla yukarı bakış kısıtlanabilir ve bu duruma “batan güneş manzarası” adı verilir. Göz dibi muayenesinde ödem tespit edilebilir.

Hidrosefali Hastaları Yürüyebilir mi?

Erken teşhis edilen ve uygun tedavi yöntemleri ile tedavi edilen hastaların yürüme yetenekleri ve normal fiziksel aktiviteleri geri kazanma olasılığı yüksektir. Ancak tedaviye geç başlanmış veya hiç tedavi edilmemiş vakalarda zeka geriliği ve yürüme sorunları gibi kalıcı sorunlar gelişebilir.

Hidrosefalinin Bitkisel veya Doğal Tedavisi Var mı ?

Hidrosefali için bilinen bitkisel veya doğal bir tedavi yöntemi yoktur. Normal basınçlı hidrosefali durumunda bazı ilaçlar kullanılarak klinik belirtilerde iyileşme sağlanabilir.

Hidrosefali Ameliyatı Sonrası Nelere Dikkat Edilmelidir?

Şant ameliyatı sonrası dönem oldukça kritiktir. Vücuda yerleştirilen yabancı bir cisme karşı bağışıklık sistemi tepki gösterebilir. Şant bölgesinde şişlik, kızarıklık, ameliyat bölgesinde dikişlerde açılma gibi belirtiler ortaya çıkarsa mutlaka doktora başvurulmalıdır. Genel olarak, kirli veya mikrop kaynaklarından uzak durulmalı, tozlu ve solunumu zorlaştıran ortamlardan kaçınılmalıdır.

Ameliyattan sonra ateş, halsizlik, uyku hali ve üst solunum yolu enfeksiyonu belirtileri görülürse derhal doktora başvurulmalıdır. Operasyon sonrasında ağır işlerde çalışılmamalı, ağır yükler kaldırılmamalı ve hafif spor egzersizleri dışında spor yapmaktan kaçınılmalıdır. Hastalar, ameliyat sonrası düzenli aralıklarla doktor kontrolüne gitmelidir.

Hidrosefali Anne Karnında Tespit Edilebilir mi ?

Gebelikte düzenli ultrason testleri sırasında bebeğinizin beyin gelişimi izlenir. Ventrikül genişlemeleri veya beyindeki boşluklar gibi sorunlar ultrasonda tespit edilebilir.

Hidrosefali Ameliyat Riskleri Nelerdir ?

Yapılacak cerrahi uygulamanın faydalarının yanı sıra bazı riskler de mevcuttur. Bu riskler şunları içerebilir:

Anestezi riski: Anestezi sırasında ve sonrasında riskler bulunmaktadır. Her türlü anestezi işlemi bazı komplikasyonlara ve zararlara yol açabilir.

Karın komplikasyonları: Şant sisteminin alt ucunun karın içine yerleştirilmesi sırasında ince veya kalın barsaklarda yaralanma riski bulunabilir, bu nedenle ek bir ameliyat gerekebilir.

Kanama: Nadiren olsa da ameliyat sırasında veya sonrasında ciddi kanama riski vardır. Kanama durumunda ek tedavi veya kan transfüzyonu gerekebilir.

Kan pıhtısı oluşumu: Kan pıhtıları her türlü ameliyat sonrasında oluşabilir. Ameliyat bölgesinde oluşan pıhtılar kan akışını engelleyebilir ve çeşitli komplikasyonlara yol açabilir.

Beyin ve omurilik hasarı: Yapılan müdahale sırasında nöral dokular (beyin, omurilik ve sinirler) zarar görebilir, bu da işlevsel bozukluklara neden olabilir.

Cilt problemleri: Kesilen bölgenin kapatılması bazen zor olabilir, bu nedenle ciltte açılma riski bulunur.

Kardiak komplikasyonlar: Ameliyatın düzensiz kalp atışlarına veya kalp krizine yol açma riski düşüktür, ancak mevcuttur.

Ölüm: Nadir olsa da ameliyat sırasında veya sonrasında ölüm riski bulunur.

İnfeksiyon: Cilt kesisi bölgesinde veya ameliyat alanında enfeksiyon gelişebilir. Menenjit (beyin ve omuriliği çevreleyen zarların iltihabı) ve apse (irin birikimi) gibi enfeksiyonlar da riskler arasındadır. Şant sistemi de enfekte olabilir.

Solunum problemleri: Ameliyat sonrası genellikle geçici olan solunum sıkıntısı veya pnömoni (akciğer iltihabı) görülebilir.

Nöbetler (havaleler): Beyindeki anormal elektriksel aktivite nöbetlere yol açabilir ve bu durum ameliyat sonrası kafa içi komplikasyonlardan kaynaklanabilir.

Şantın işlememesi: Şant sisteminin tıkanması veya işlevsiz hale gelmesi, ameliyat sonrası erken dönemde veya uzun vadede meydana gelebilir.

Felç: Nadir de olsa, şantın kafa içine yerleştirilmesi sırasında doku hasarı nedeniyle kısmi veya tam felç gelişebilir.

Ameliyat sonrası herhangi bir sorun veya komplikasyon belirtisi fark edildiğinde mutlaka doktora başvurulmalıdır. Bu riskler cerrahi müdahale sonucunda ortaya çıkabilecek durumları içermektedir.

Hidrosefali Ameliyatı Kaç Saat Sürer ?

Hidrosefali Şant ve Endoskopik üçüncü ventrikülostomi ameliyatları yaklaşık 1 saat sürer.

Hidrosefalide Baş Çevresi Ölçümü Nedir ? 

Periyodik çocuk doktoru, çocuk nöroloji doktoru veya beyin cerrahi doktoru kontrollerinde, bebeğin baş çevresinin ölçülmesi sayesinde, kafa çevresinin gereğinden fazla büyümesi durumunda yaşanabilecek sorunlara erken müdahale edilebilmesi sağlanır.

Hidrosefalide Şant Çıkarılması Gerekir mi ?

Şant enfeksiyonu veya diskonksiyonu denilen şantın herhangi bir nedenle tıkanması, çalışmaması durumunda, şantın çıkarılması ve sonrasında drenaj sistemi veya yeni bir şant ile değiştirilmesi gerekebilir.

Hidrosefali Demans Yapar mı?

Erişkin tip hidrosefali olan normal basınçlı hidrosefali hastalarında demans görülebilir. Normal basınçlı hidrosefali, demansa neden olan diğer bazı hastalıklarla (Alzheimer, Parkinson, vasküler demans gibi) karışabilir.

Hidrosefali Nöbet Yapar mı?

Beyin içindeki beyin omurilik sıvısının artmasına bağlı olarak gelişen hidrosefali, beyin dokusuna baskı yaparak epileptik nöbetlere (havale) neden olabilir.

Hidrosefali İçin Hangi Bölüme Gidilmelidir?

Çocuklarda beyin, sinir ve omurilik cerrahisi, çocuk ve çocuk nöroloji kliniklerinde yapılırken; yetişkinlerde beyin, sinir ve omurilik cerrahisi ile nöroloji kliniklerinde teşhis ve tedavi uygulanır.

Hidrosefalide Fizik Tedavi Yapılır mı ?

• Etkilenen bölgedeki kasların gücünü artırmak için kişiye özel fizik tedavi uygulamaları gereklidir.
• Denge ve koordinasyonu artırmak için çeşitli egzersizler yapılmalı, günümüz teknolojisiyle desteklenen robotik rehabilitasyon ile yürüme becerileri geliştirilmelidir.
• Ergoterapi, bireyin günlük yaşam aktivitelerine uyum sağlamasına yardımcı olan bir yöntemdir. Aynı zamanda duyusal entegrasyon terapisi ile bireyin işlevselliğini artırma konusunda destek sağlanabilir.

Hidrosefali Folik Asit Kullanımı İle İlgisi nedir ?

Bebeklerde farklı dönemlerde değişik beyin, sinir ve omurilik cerrahisi gerektiren hastalıklar sıkça ortaya çıkar. Bu hastalıklar arasında en yaygın görülenler beyinde sıvı birikimi (hidrosefali), omurilik sorunları (Spina bifida) ve beyin tümörleri olarak sıralanabilir. Hamilelikten 2 ay önce folik asit kullanımına başlanması, doğumsal omurilik hastalıklarının neredeyse %70’ini engellemede yardımcı olabilir. Spina bifida hastalarının %85’inden fazlasında hidrosefali de görülür.

Hidrosefali Genetik midir ?

Hidrosefali, her yaşta görülebilir, ancak genellikle çocuklar ve yaşlılar (60 yaşın üzerinde) arasında daha sık rastlanır. Hidrosefali teşhisi çoğu hastada doğum anında, doğum öncesi dönemde veya erken bebeklik döneminde konur. Nadir durumlarda, hidrosefali genetik (kalıtsal) bozukluklara veya gelişimsel sorunlara bağlı olarak gelişebilir.

Hidrosefali Nedeniyle Gebelik Sonlandırılmalı mı?

Hidrosefali hastalığının ciddiyeti doğru bir şekilde değerlendirilmelidir. Tanı konulduktan sonra aileler eksiksiz bir şekilde bilgilendirilmelidir. Ciddi vakalarda, ailelere, gerektiğinde bir sağlık uzmanı heyeti tarafından verilecek raporla gebeliği sonlandırma seçeneği olduğu açıklanmalıdır. Aile, bu seçeneği istemiyorsa, bebek dünyaya gelmeden önce gerekli incelemeler ve tedaviler uygulanabilir.

Hidrosefali Görme Kaybına Neden Olur mu?

Hidrosefaliye bağlı olarak, göz sinirleri etkilendiğinde, görme kaybı, çift veya bulanık görme sorunları ortaya çıkabilir.

Hidrosefali İlaç Tedavisi Var mı?

Hidrosefali tedavisinde ilaç tedavisi, özel durumlar için geçici ve nadir bir seçenektir. İlaç tedavisinin amacı, beyin omurilik sıvısı üretimini azaltmak ve beyinden su atılımını artırmaktır. Karbonik anhidraz inhibitörleri, loop diüretikleri, ozmotik diüretikler ve fibrinolitik ajanlar, tıbbi tedavide kullanılan bazı ilaçlardır.

Hidrosefali İşitme Kaybı Yapar mı?

Enfeksiyon kaynaklı hidrosefali durumlarında işitme kaybı riski artar. Menenjit, beyin veya beyincik apsesi, iç kulak hasarı gibi ciddi komplikasyonlara neden olarak kalıcı işitme kaybına yol açabilir.

Hidrosefali Gebelikte Tespit Edilebilir mi?

Hidrosefali, gebelik sırasında yapılan ultrason incelemeleri sırasında tespit edilebilir. Hidrosefali teşhisi genellikle ultrason ile konur ve fetal MR (manyetik rezonans) görüntüleme ile desteklenir. Hamilelik sırasında fetal MR tetkiki kullanılabilir ve radyasyon içermediği için güvenlidir. Gebeliğin herhangi bir döneminde ultrason sonuçlarının normal olması, hidrosefalinin gelişmeyeceği anlamına gelmez. Hidrosefali, bebekte erken veya geç dönemde başlayabilir. Hidrosefali bazen başka hastalıklarla birlikte seyredebilir ve ciddi sorunlara yol açabilir. Ancak hafif vakalarda hidrosefali ilerlemeyebilir ve bebek sağlıklı bir şekilde doğabilir.

Hidrosefali şüphesi durumunda, amniyotik sıvı örneği alınarak bebeklerin kromozomları kontrol edilebilir. Amniyosentez ve kondosentez gibi işlemlerle kromozom testleri yapılır. Doğumdan sonra bebek doktoru tarafından yapılan rutin muayeneler sırasında, baş çevresi gibi fiziksel ve motor gelişim izlenir ve ailedeki hastalık öyküsü göz önüne alınır. Bebeklerin baş çevresi yaşlarına uygun olmayan sınırları aşıyorsa, hidrosefali olasılığı değerlendirilir. Bu durumda, beyin tomografisi, manyetik rezonans görüntüleme (MR) ve beyin ultrasonografisi gibi tıbbi görüntüleme yöntemleri kullanılarak bebeğin beyni ayrıntılı olarak incelenir.

Hidrosefali Ölümcül müdür ?

Hidrosefali genellikle kendiliğinden iyileşmeyen ve ilaçla tedavi edilmeyen bir durumdur; bu nedenle çoğu durumda tek çözüm ameliyattır. Hidrosefali teşhis edildikten sonra ameliyatın mümkün olan en kısa sürede yapılması önemlidir. Tedavi edilmiş birçok hidrosefali hastası, uzun ve sorunsuz bir yaşam sürdürebilir. Ancak hastalık tedavi edilmezse, ölümcül olabilir.

Hidrosefali Uyku Yapar mı?

Hidrosefali genellikle uyuklama veya uyuşukluk durumlarına neden olabilir.

Hidrosefali Unutkanlık Yapar mı?

Normal basınçlı hidrosefali (Normal Basınçlı Hidrosefali), erişkinlerde beyin omurilik sıvısının birikmesine bağlı olarak ortaya çıkan bir tür hidrosefali türüdür. Bu hastalık, genellikle 60 yaşın üzerindeki kişilerde görülür. Normal basınçlı hidrosefali, demansa benzer semptomlara neden olabilir ve bazen bu iki durum karıştırılabilir.

Normal basınçlı hidrosefali ile demans arasındaki benzerlikler şunlar olabilir:

Unutkanlık: Hem normal basınçlı hidrosefali hem de demans hastaları unutkanlık yaşayabilir. Bu unutkanlık, günlük yaşam aktivitelerini ve hafızayı etkileyebilir.

Düşünme ve Mantık Problemleri: İki durum da düşünme yeteneğini etkileyebilir. Hastalar, karar verme, muhakeme etme ve problem çözme konularında zorluklar yaşayabilir.

Hareket Bozuklukları: Normal basınçlı hidrosefali olan kişilerde yürüme güçlükleri görülebilir. Demans hastaları da hareket bozuklukları yaşayabilir.

Ancak önemli bir fark da vardır: Normal basınçlı hidrosefali, beyin omurilik sıvısı birikimine bağlı oluşur ve tedavi edilebilir bir durumdur. Hidrosefaliye yol açan beyin omurilik sıvısının cerrahi olarak boşaltılması, semptomların geri dönmesine neden olabilir. Demans ise genellikle ilerleyici ve tedavisi olmayan bir hastalıktır.

Bu nedenle, normal basınçlı hidrosefali belirtileri gösteren bir kişi, bu durumu demans veya diğer nörolojik hastalıklardan ayırt etmek için doktora danışmalıdır. Doktor gerekli testleri yaparak doğru teşhisi koymaya çalışacaktır. İkisi arasındaki farkı belirlemek, hastaya uygun tedaviyi başlatmak açısından son derece önemlidir.

Hidrosefali ve Spina Bifida Arasında Bir Bağlantı var mı?

Spina bifida, “ayrık omurga” veya “açık omurga” anlamına gelir ve üç farklı türü bulunmaktadır:

Spina Bifida Occulta: Bu, en hafif formudur ve omurganın arka kısmının açık olduğu bir durumu ifade eder. Genellikle belirgin belirtiler üretmez ve hastanın farkında olmadan bulunabilir. Tedavi gerektirmez.

Meningosel: Meningoselde omuriliği çevreleyen zarlar, açık olan omur kemikleri arka kısımdan dışarı taşar. Dışarı taşan bölgede sinirler bulunmaz, sadece beyin omurilik sıvısı bulunur. Genellikle bacaklarda güçsüzlük, idrar ve dışkı kontrol problemleri olmaz. Nadiren beyinde su birikimi (hidrosefali) görülebilir. Ameliyatla, açık olan zar kapatılabilir ve beyin hasarı onarılarak kese kapatılır.

Meningomyelosel: Bu, en ciddi formdur ve meningoselden daha yaygındır. Kese içinde omuriliği çevreleyen zarların yanı sıra sinirleri içerir. Bu sinirler, idrar ve dışkı kontrolünü sağladığı gibi bacaklara hareket ve his verir. Bu türde %90 oranında beyinde su birikimi (hidrosefali) de görülür. Ameliyatla kese kapatılabilir, ancak kaybedilen fonksiyonlar kısmen geri kazanılabilir.

Spina bifida, bebek gelişimi sırasında omurga ve sinirlerin doğru şekilde oluşmadığı bir doğumsal bir durumdur. Her tür, farklı semptomlara ve ciddiyete sahiptir. Teşhis ve tedavi için bir doktora başvurmak önemlidir.

Hidrosefali Parkinson Nedeni midir?

Parkinson hastalığı, beyinde dopamin üreten hücrelerin kaybına bağlı olarak ortaya çıkan ve beden hareketlerinin yavaşlamasına ve yürüyüş bozukluğuna yol açan bir rahatsızlıktır. Normal basınçlı hidrosefali teşhisi konmuş hastaların en sık yaşadığı sorun, ataksik yürüyüş olarak adlandırılan yürüyüş bozukluğudur. Normal basınçlı hidrosefali, yürüyüş bozukluğuna yol açan diğer bazı hastalıklarla karışabilir. Bu nedenle yürüyüş bozukluğu, Parkinson hastalığı ile karıştırılabilir, ancak Hidrosefali, Parkinson hastalığının nedeni değildir.

Hidrosefali Zeka Geriliği Yapar mı?

Hidrosefali teşhisi konmuş hastalarda zeka geriliği meydana gelebilir. Zeka geriliği, beynin hasar görmesine bağlı olarak ortaya çıkabilir. Eğer uygun bir cerrahi müdahale zamanında gerçekleştirilirse ve beyin dokusu hasar görmemişse, yaşayan bir çocuğun zihinsel yetenekleri normal şekilde gelişebilir. Hidrosefali hastaları arasında, üniversite eğitimi alanlar ve yüksek düzeyde işlerde çalışanlar gibi başarılı bireyler bulunmaktadır. Hidrosefali için erken teşhis büyük önem taşır, çünkü kalıcı beyin hasarını önlemek için tıbbi müdahalenin mümkün olduğunca erken yapılması gerekmektedir.

Hidrosefali Anneye Zarar Verir mi?

Hidrosefali, gebelik sırasında yapılan ultrason incelemelerinde tespit edilebilir. Hidrosefali tanısı genellikle ultrason ile konur, ancak tanıyı desteklemek için Fetal MR görüntüleme de kullanılabilir. Gebelik sürecinin herhangi bir aşamasında yapılan ultrasonun normal sonuç vermesi, hidrosefalinin ilerlemeyeceği anlamına gelmez. Hidrosefali, bazı durumlarda diğer hastalıklarla birlikte ciddi bir seyir gösterebilir. Hafif vakalarda ise hidrosefali ilerlemeyebilir ve sağlıklı bir doğum mümkün olabilir. Ancak, eğer bebekteki hidrosefali anne hayatını tehlikeye atıyorsa, gebelik sonlandırılabilir. Özellikle ağır hidrosefali vakalarında, ailenin, istemeleri halinde, gebeliği sonlandırma seçeneğine sahip olduğu bir sağlık heyeti raporu ile belirtilmelidir.