Uçuk (Herpes simpleks) nedir?
Son Güncelleme Tarihi : Ağustos 21, 2024
Herpes, uçuk olarak da bilinen, ano-genital bölgede küçük, ağrılı kabarcıklara veya açık yaralara neden olan bir cilt enfeksiyonudur. Aynı zamanda ağız, burun ve çevresinde de belirebilir, bu durumda ise dudaklarda, burun çevresinde veya ağız içinde kabarcıklar oluşur.
Uçuk (Herpes simpleks) nedir?
Uçuk virüsü türleri nelerdir?
Uçuk belirtileri nelerdir?
Uçuk virüsü nasıl bulaşır?
Uçuk virüsü risk faktörleri nelerdir?
Uçuk virüsü nasıl oluşur?
Uçuk tanısı nasıl konulur?
Uçuğa ne iyi gelir? En hızlı nasıl geçer?
Uçuk virüsü tedavi yöntemleri nelerdir?
Uçuk hastalığı hakkında sık sorulan sorular
Uçuk (Herpes simpleks) nedir?
Herpes simpleks virüsü tarafından tetiklenen ve genellikle ağız çevresinde (dudak, diş eti, ağız içinde) veya genital bölgede kabarcıklar ve iltihaplı yaralarla ortaya çıkan bulaşıcı lezyonlara sebep olan uçuk, bilinen bir viral enfeksiyondur. Herpes Simpleks virüsünün sekiz farklı tipi bulunmasına rağmen, klinik olarak en sık üç tipi karşımıza çıkmaktadır.
Uçuk virüsü türleri nelerdir?
HSV 1 genellikle ağız, burun ve çevresinde görülürken, HSV 2 genital bölgede yerleşir. HSV 3 ise Zona adı verilen bir rahatsızlığa neden olan ve sinirlerde yerleşen bir türdür. Diğer tiplerden farklı olarak, bu tür içi su dolu keseler şeklinde değil, kızarıklık ve iğne batması şeklinde hissedilen diğerlerinden daha keskin ağrılara yol açar. Belirli bir alanı kuşak şeklinde etkiler ve başlangıçta ağrılarla kendini gösterir. Daha sonra, ağrılı alanlarda nokta nokta kızarıklıklar oluşur ve belirli bir bölgeyi sınırlayan döküntüler ortaya çıkar. Virüs, bulaştığı bölgeye uygun olan cilt alanında yerleşir. Bir süre sonra, önce ağrılar, sonra döküntüler iz bırakmadan iyileşir.
Uçuk belirtileri nelerdir?
Uçuk belirtileri genellikle enfeksiyondan dört ila yedi gün sonra ortaya çıkar. Ancak, bazı durumlarda semptomların görülmesi aylar sürebilir. Uçuk yaraları (lezyonlar) genellikle bir hafta ila 10 gün süren bir süre boyunca varlıklarını sürdürür. Uçuk, genellikle dudaklar, dil veya ağzın içini kaplayan mukoza zarının (ağız mukozası) çevresinde gözlemlenir. Uçuk yaraları, ilk olarak ortaya çıktıklarında içi sıvı dolu kabarcıklar şeklinde belirir ve bir veya iki gün içinde patlarlar. Yaralar, virüsün bulunduğu sıvıyı dışarı çıkarır. Birkaç gün sonra yaralar kabuk oluşturmaya başlar. Bu virüs oldukça bulaşıcıdır ve ciltten cilde temas yoluyla hızla yayılır.
Uçuk belirtileri özetle şunlardır: Deride su toplanması, kaşıntı ve ateş yükselmesi; dudaklarda, diş etlerinde, özellikle ağız çevresinde su dolu kabarcıkların ve kızarıklıkların görülmesi; dudaklarda ve ağızda tahriş olma şikayetleri.
Kas ağrısı Uçuk virüsü nasıl bulaşır?
Herpes Simpleks virüsü tarafından tetiklenen, cilt ve mukozalarda gözlenen içi su dolu keselerden oluşan bulaşıcı bir hastalıktır ve temas yoluyla bulaşır. Öpüşme, cinsel ilişki, aynı havluyu kullanma gibi, virüsü taşıyan birey ile temas sonucunda virüsler alınabilir. Virüsler, deri ve/veya mukozadaki çatlaklardan vücuda girerler. Sinir hücrelerini tutarak bu sinir lifleri boyunca ilerlerler ve liflerin ana merkezi olan ganglionlara yerleşirler. Ardından o bölgeye ait cilt veya mukozada lezyonlar oluşturmaya başlarlar. Virüsler yerleştikleri yerde ölmezler. Yapılan tedaviler, virüslerin yok edilmesini değil, hastalık oluşturmalarını önlemek ya da en azından azaltmak amacıyla gerçekleştirilebilir.
Uçuk virüsü risk faktörleri nelerdir?
Cinsel partner sayısının artması, yaşın ilerlemesi, düşük gelir, düşük eğitim seviyesi, siyahi veya Hispanik etnik kökene sahip olma, kadın olma, erkek eşcinsel faaliyetler ve HIV enfeksiyonu risk faktörleri arasında yer alabilir.
Uçuk virüsü nasıl oluşur?
Virüs alındıktan kısa bir süre sonra (genellikle 2 ila 12 gün arası bir zaman diliminde), içi su dolu kabarcıklar ve kaşıntılı lezyonlar oluşmaya başlar. Hastanın bağışıklık sistemi gücüne bağlı olarak bu belirtiler bir miktar yayılabilir. Virüsle temas eden bireylerin yarısından fazlasında ise herhangi bir şikayet görülmeyebilir. Hasta, hastalığı tetikleyen virüsü vücuduna almış ve sinir sistemine yerleşmiş durumdadır. Cinsel ilişkiye girdiği bireylere virüs bulaştırabilir. Bağışıklık sistemi baskılandığında ise hastalık belirtileri ortaya çıkabilir. Bazen hasta bu süreci hiç yaşamaz, ancak virüsü taşıyıcılığını sürdürür. Bazen de yılda en az dört ayrı atak yaşayabilirler.
Uçuk tanısı nasıl konulur?
Uçuk şikayetlerinde, klinik bulgular (sulu, hemen kabuklanan, kaşıntılı veya yangılı içi su dolu kabarcıklar gibi) ve laboratuvar bulguları kullanılarak tanı konabilir. Bu laboratuvar testleri arasında yaradan alınan sürüntüyle yapılan kültür çalışmaları bulunmaktadır. Sitolojik tanıda HSV Tip 1 ve Tip 2’ye karşı oluşmuş antikorların varlığı ve PCR testi ile ayırıcı tanıda frengi, fix ilaç allerjileri, travma, temas alerjileri düşünülmelidir.
Uçuğa ne iyi gelir? En hızlı nasıl geçer?
Uçuklar, dudakta veya ağızda oluştuğunda acı verici ve görüntü açısından rahatsız edici olabilir. Uçuğu hızlı bir şekilde geçirmek için evde soğuk bir bez uygulayabilir, merhem ve ilaçları kullanabilirsiniz. Ayrıca, doğal uçucu yağlar da herpes virüsünün neden olduğu uçuğa iyi gelebilir. Uzman doktorun yazdığı asiklovir, famciclovir, penciclovir, valasiklovir içeren ilaçlar da herpes virüsüne karşı uçuğu geçirmede yardımcı olabilir.
Uçuğa iyi gelen doğal yağlar ve besinler şunlar olabilir:
Probiyotikler: Elma sirkesi, virüs, bakteri ve mikroplarla savaşma özelliğine sahiptir. Ancak doğrudan uygulamaktan kaçınılmalıdır çünkü tahrişe neden olabilir. Yoğurt ve lahana turşusu gibi probiyotik içeren besinler bağışıklık sistemini güçlendirebilir ve uçuğun oluşmasını engelleyebilir.
Çinko: Çinko oksit kremi, herpes virüsü kaynaklı uçukların tedavisinde etkili olabilir. Bağışıklığı güçlendirmede önemli bir rol oynayan çinko, içerdiği kremler ve takviyelerle uçuğa iyi gelebilir.
Uçucu Yağlar: Bitkilerin bileşiklerinden elde edilen konsantre uçucu yağlar, herpes virüsüne karşı yok edici özelliklere sahiptir. Nane yağı, çay ağacı yağı, karanfil yağı, fesleğen yağı, kekik yağı, çördük yağı, biberiye yağı, sandal ağacı yağı, okaliptüs yağı gibi antiviral etkili uçucu yağlar uçuğa iyi gelebilir.
E ve C Vitaminleri: E vitamini içeren besinler, cildin rahatlamasını sağlayarak uçuğun neden olduğu ağrının giderilmesine yardımcı olabilir. Avokado, ayçiçeği çekirdeği, ıspanak ve tatlı patates gibi besinler E vitamini bakımından zengindir. C vitamini içeren besinler ise uçuğun iyileşmesini hızlandırabilir. Portakal, lahana, yeşil biber, brokoli, greyfurt, kivi ve çilek gibi besinler bol miktarda C vitamini içerir.
Diğer Besinler: Sarımsak, vanilya özü, bal, propolis, kanuka balı ve arı sütü de uçuğa iyi gelebilecek şeyler arasında yer alır.
Uçuk virüsü tedavi yöntemleri nelerdir?
Herpes virüsünün tam anlamıyla bir tedavisi mümkün değildir. Bu nedenle başta virüsü kapmamaya özen göstermek önemlidir. Uçuk virüsünden kaçınmak için şu önlemlere dikkat edilmelidir: Yabancılarla teması azaltmak, cinsel ilişkide prezervatif kullanmak, ortak havlu gibi paylaşılan eşyaları kullanmamak önemlidir. Virüs bulaştığını düşündüğümüz birini bilgilendirmeli ve hastalık riskine karşı uyarılmalıyız. Hastalığı önlemek veya nüksleri azaltmak için bağışıklık sistemini güçlendirmeli, aşırı alkol tüketiminden, aşırı yorgunluktan, beslenme bozukluklarından ve stresten kaçınmalıyız.
Hastalık lezyonlarının en büyük zorluklarından biri, bakterilerle kolayca enfekte olabilerek daha derin, geniş ve belirgin izler bırakabilmesidir. Bu nedenle, el temasından kaçınılmalı, aktif lezyon dönemlerinde kağıt havlu kullanılmalı ve temasın önlenebilmesi için çaba gösterilmelidir. Bakteri varlığında doktor tarafından reçete edilen antibiyotikler kullanılmalıdır. Genital bölgedeki tüm yaralar önemlidir ve herhangi bir genital yara durumunda doktor muayenesi gereklidir. Ayrıca, herpes enfeksiyonu varlığında başka cinsel yolla bulaşan hastalıkların da alınmış olma olasılığına dikkat edilmelidir.
Herpes İnfeksiyonu yaygın mıdır?
Herpes Simpleks enfeksiyonunun bireylerde doğru bir yaygınlık taraması yapmak zordur, çünkü enfeksiyon genellikle belirti göstermeden taşıyıcı oluşturabilir. Hastalığı olan bireylerin yarısından fazlası (%65 civarı) kendi enfeksiyonlarından habersizdir. HSV-2 ile temas etmiş bireyler arasında bile, hastalığın varlığını saklama eğilimi korku ve utanç gibi nedenlerle ortaya çıkabilir. Bu nedenle, hastalık hakkında başvurular, aslında virüsü taşıyan birey sayısından çok daha azdır. HSV enfeksiyonu toplumlar arasında farklı oranlarda görülür. ABD’de %20’lerde olan bu oran, İsveç’te %35’lerde, Brezilya’da %40’larda bulunmaktadır. Ülkemizde ise bilimsel bir istatistik olmamakla birlikte, tahminen oranın %30’larda olduğu düşünülmektedir. Bu enfeksiyon, sosyokültürel seviyesi düşük toplumlarda daha sık görülmektedir ve gelir ile eğitim düzeyi düşük populasyonlar hedef alınmaktadır.
Genital bölge uçukları için nelere dikkat edilmelidir?
Herpes Simpleks virüsü genellikle bulaştığında her iki tipini de içerebilir. Özellikle HSV-2 olarak adlandırılan genital bölge uçukları genellikle cinsel temas yoluyla bulaşır ve bu durumda virüsün yanı sıra diğer cinsel yolla bulaşabilen hastalıklar da düşünülmelidir. HSV-2 virüsü kadar kolay bulaşabilen ve ciddi seyir gösteren başka virüs hastalıkları (sarılık, AIDS, frengi gibi) aynı kişiden alınmış olabilir. Bu nedenle, HSV-2 teşhisi konulan bireylerde diğer cinsel yolla bulaşan hastalıkların testlerle taranması doğru olacaktır.
Genital herpes ile enfekte olan çoğu kişide herhangi bir belirti görülmeyebilir, ancak bazı kişiler şunları yaşayabilir:
Genital bölgede batma veya karıncalanma
Küçük, ağrılı kırmızı yaralara dönüşen genital bölgede küçük kabarcıklar
Cinsel organlarda kızarıklık veya çatlak cilt gibi görünen yaralar
Uçuk virüsü hangi durumlarda kendini gösterir?
Yetersiz beslenme durumunda, aşırı A vitamini alımında, aşırı alkol tüketiminde, yoğun stres dönemlerinde, grip gibi bağışıklık sistemini zorlayan bazı hastalıklarda, adet dönemlerinde, sık cinsel ilişkiye girilen dönemlerde ve kişisel hijyen eksikliğinde hastalık tekrar ortaya çıkabilir. Belirtiler genellikle ilk enfeksiyon sırasında en şiddetli şekilde görülse de, bağışıklık sisteminin rolü nedeniyle herhangi bir nüks durumunda şiddetlenebilir. Hastalık belirtileri genellikle 20 gün kadar sürebilir, ve kadınlarda bu süre zarfında rahim ağzında oluşabilen yaralar nedeniyle akıntı, ağrılı cinsel ilişki gibi şikayetler ortaya çıkabilir.
Gebelikte hastalıkla temas edilmesi veya hastalığın bu dönemde nüksetmesi gibi durumlarda ne yapılabilir?
Hastalık, gebeliğin ilk üç ayında geçirilirse, fetus üzerinde ciddi hasarlar oluşturabileceği iddia edilmiştir; ancak bu konuda bilimsel veriler bulunmamaktadır. Ayrıca, bu hasarların ultrason ile tespiti de mümkün olmayabilir. Bu nedenle, tüm gebelerin gebeliğin ilk döneminde bu enfeksiyonu geçirip geçirmediği yönünde taranması gerekmektedir. Virüsün yeni alındığı aktif enfeksiyon durumlarında gebeliğin sonlandırılması düşünülebilir. Daha önce enfeksiyonu geçirmiş ve bağışıklık kazanmış bireylerde, fetus açısından bir tehlike bulunmamaktadır. Bu gebelerin gebelikleri sırasında hastalığın nüksetmesi durumunda herhangi bir tedavi uygulanmamakta, sadece destek yaklaşımları benimsenmektedir.
Doğuma yakın genital uçuk yaşayan gebelerde, eğer lezyonlar mevcutken doğum başlarsa, bu durumda bebeğin virüsü almamasını engellemek için sezaryen tercih edilmelidir. Ayrıca, bebeğin doğum sonrasında da bu virüsle temasını en aza indirmek için çok dikkatli olunmalıdır.
Herpes simpleks enfeksiyonlarının bulaşıcılık dönemi ne kadar sürer?
Tükürükte virüs salgılanması, stomatitin iyileşmesinden sonra 7 haftaya kadar devam edebilir. Primer genital lezyonu olan hastalar 7-10 gün süreyle enfektif olabilirler. Tekrarlayan hastalığı olan bireyler ise her atak sırasında 4-7 gün boyunca bulaşıcıdır
Uçuk virüslerinin kuluçka süresi ne kadardır?
Uçuk virüslerinin kuluçka süresi 2 ila 12 gün arasında değişir.
Uçuk virüsü türleri organlara nasıl etki eder?
HSV-1 yüz, dudaklar, burun ve ağız içinde içi su dolu kabarcıklara neden olur. Bu kabarcıklar kısa süre içinde açılıp üzerleri ülserleşir ve yakınlarındaki diğer küçük ülserlerle birleşme eğilimindedir. Ardından, üzeri sulanan bu yaralar kabuklaşır ve kabuklar sarı-beyaz renkte olur. Daha sonra kabuklar kendiliğinden yumuşayarak düşerler. İlk başta yerlerinde kahverengi bir leke bırakır ve daha sonra kahverengi bir iz oluşturur.
HSV-2 ise genital bölgeyi etkiler. Kasıklar, kadında vajina dış dudakları, iç kısmı, anüs ile vajina arasındaki bölgeyi, rahim ağzını, erkekte penisin özellikle gövdeye yakın kısmını, nadiren penis başı ve testisleri, kalçaları tutabilir.