Ağız Kuruluğu
Son Güncelleme Tarihi : Ağustos 21, 2024
Sağlıklı bir insanda normal seviyede üretilen tükürükte görülen azalma ağız kuruluğuna neden olur. Ağız kuruluğu, 500’den fazla ilaç türü ve kanser tedavisinde kullanılan radyasyon nedeniyle görülebileceği gibi, bazı hastalıkların belirtisi olarak da ortaya çıkabilir. Günlük hayatta insanlar için alışıldık bir durum haline gelse de kronik ağız kuruluğunun tedavi edilmesi ve altta yatan nedenin tespit edilmesi büyük önem taşır.
Ağız Kuruluğu Nedir?
Ağzı ıslak tutmak, dişlerde çürük oluşumunu engellemek, ağız içi enfeksiyonları önlemek, sindirim, konuşma ve yutma işlemlerini kolaylaştırmak gibi görevleri bulunan tükürüğün az salgılanması durumunda ağız kuruluğu görülebilir. Tıp dilinde “kserostomi” olarak adlandırılan ağız kuruluğuna yüzlerce ilaç, radyasyon, psikolojik faktörler ve bazı sistemik rahatsızlıklar neden olabilir. Sağlıklı bir bireyde 24 saat içerisinde 500 ml üretilen tükürüğün azalması, konuşma ve yutma güçlüğüne neden olarak kişiyi olumsuz etkileyebileceği gibi, bazı hastalıkların habercisi de olabilir. Ağız kuruluğu, tek başına bir hastalık olarak tanımlanmasa da neden olabileceği hastalıkların önüne geçmek için tedavi edilmesi ve göz ardı edilmemesi gereken bir durumdur.
Ağız Kuruluğu Neden Olur?
İlaçlar
500’den fazla ilacın yan etkisi olarak ağız kuruluğu görülebilir. Salgılanan tükürük miktarını azaltarak ağız kuruluğuna neden olan bazı ilaçlar şu şekilde sıralanabilir:
- Anti-anksiyete ilaçları
- Antikolinerjikler
- Antikonvülsanlar
- Antidepresanlar
- Antiemetikler
- Antihipertansifler
- Antiepileptikler
- Antiparkinson ilaçlar
- Diüretikler
- Bronkodilatörler
- Kemoterapi ilaçları
- Kas gevşetici ilaçlar
- Sedatif ilaçlar
Radyasyon
Baş ve boyun bölgesine alınan radyasyon, tükürük bezlerini etkileyerek ağız kuruluğuna yol açabilir. Radyasyona karşı oldukça hassas olan tükürük bezlerinin maruz kalma derecesine bağlı olarak kuruluğun şiddeti değişiklik gösterebilir.
Kronik ve Sistemik Hastalıklar
Bazı hastalıkların belirtileri arasında ağız kuruluğu bulunur. Tükürük üretimine bağlı olarak da gelişebilen ağız kuruluğunun görüldüğü hastalıklar ise şu şekildedir:
- Sjögren sendromu
- Diyabet
- HIV ve AIDS
- Bulimia gibi yeme bozuklukları
- Anemi
- Tiroid hastalıkları
- Kistik fibrozis
- Tüberküloz (verem)
- Parkinson hastalığı
- Sistemik lupus eritamatozus
- İnme
- Kabakulak hastalığı
- Eklem iltihabı
- Graft-versus-Host hastalığı
- Bell paralizisi
- Amiloidoz
- Kronik böbrek yetmezliği sendromu
- Kronik sıvı kaybı (dehidratasyon)
- Siyalolitiazis
Diğer Nedenler
Ağız kuruluğuna neden olabilecek diğer faktörler ise şu şekildedir:
- Tükürük bezlerinin ameliyatla alınması
- Kafa ve boyun bölgesinde meydana gelen sinir hasarı
- Burun Tıkanıklığı Yapan Hastalıklar
- Anatomik sorunlar (burun kemik eğriliği, konka büyümesi)
- Sigara içmek
- Ağızdan nefes alma
- Horlama
- Kuru hava
- Fazla kahve ya da alkol tüketimi
- Hamilelik
- Stres
- Baharatlı yiyecekler
Ağız Kuruluğu Belirtileri
Uzun süre devam eden ağız kuruluğuna bazı belirtiler eşlik edebilir. Yaygın olarak görülen belirtiler şu şekildedir:
- Sık sık susama
- Kuru ve kırmızı dil
- Dudak çatlakları
- Aft şeklinde ağız yaraları
- Ağızda yapışkanlık hissi
- Boğaz kuruluğu ve ağrısı
- Dilde karıncalanma hissi
- Çiğneme, tat alma ve yutmada güçlük
- Konuşma problemleri
- Ses kısıklığı
- Ağız kokusu
- Tükürük bezlerinde büyüme
- Diş çürüklerinde artış
- Diş eti iltihabı
- Ağızda mantar oluşumu
- Takma dişleri kullanmada zorluk
Ağız Kuruluğu Tanısı
Pek çok farklı nedene bağlı olarak ağız kuruluğu ortaya çıkabileceği için doğru tanı konulması ve buna uygun bir tedavi planının oluşturulması oldukça önemlidir. Kullanılan ilaçlar, tıbbi geçmiş ve varsa diğer hastalıklar muayene sırasında doktor tarafından sorgulanır ve ağızdan muayene yapılır. Ağızda görülen kuruluk, tanı koymak için yeterli olmayabilir. Ağız kuruluğuna neden olan rahatsızlığı ya da durumu tespit etmek için kan testleri, tükürük üretimi testleri ve sialografi, ultrasonografi, MR ve BT gibi yöntemlerle tükürük bezlerinin görüntülenmesi gerekebilir. Tükürük bezlerinden alınacak biyopsi ise Sjögren sendromu gibi rahatsızlıkların görüldüğü durumlarda kullanılan bir yöntemdir.
Ağız Kuruluğu Tedavisi
Ağız kuruluğu tedavisinde kullanılan yöntemler kuruluğun şiddeti ve varsa altta yatan diğer faktörlere göre değişiklik gösterebilir. Ağız kuruluğu yaşayan kişilerin dikkat etmesi gerekenler ve tedavi yöntemleri aşağıda sıralanmıştır:
- İlaçtan kaynaklı ağız kuruluğu durumunda doktora başvurulmalı ve ilacın dozu ya da ilaç değiştirilmelidir.
- Yutmayı kolaylaştırma amacıyla sık sık su içilmelidir.
- Ağız gargarası, jel ve spreyler ile ağızdaki nem miktarı artırılabilir.
- Yapay tükürük ürünleri ile ağız kuruluğunun önüne geçilebilir.
- Aromalı diş macunu ve gargara kullanımından uzak durulmalıdır.
- Şekersiz sakız ya da pastiller çiğnenebilir.
- E vitamini yönünden zengin kremler, dudak kuruluğu için kullanılabilir.
- Baharatlı yiyeceklerden kaçınılmalı ve yemekler çok sıcak tüketilmemelidir.
- Ev ve iş yerindeki nem dengesine dikkat edilmeli, kuru havadan kaçınılmalıdır.
- Alkol, sigara ve kafein tüketilmemelidir.
- Ağız yerine burundan nefes alınmalıdır.
- Sjögren sendromuna bağlı ağız kuruluğu durumunda pilokarpin kullanılabilir.